Bir sosyal medya sitesinde paylaşılan görüntü, “İnsanları ilaçlamak için uçaklardan kimyasal madde püskürtülüyor” iddiasını getirdi. Bu iddia, aslında ilk kez bu paylaşımda ortaya çıkmadı. Yıllardır “Chemtrail” başlığı altında üretilen komplo teorileri sosyal medyada etkileşim alıyor.
Videoda iddiaya göre uçağın her iki kanadından püskürtülen bu madde zehirli bir gaz.
Uçakların İz Bırakma Nedenleri
Uçaklar, farklı nedenlerle izler bırakabilir. Bu izlerin oluşum mekanizması oldukça karmaşıktır ve çeşitli faktörlere bağlıdır. İzlerin oluşumunda en önemli rolü oynayan faktörler jet motorundan çıkan nemli hava ve atmosfer koşullarıdır.
Uçak motorundan çıkan nemli hava, soğuk havayla karşılaşır ve havada minik buz kristalleri haline gelir. Eğer hava nemliyse izler uzun süre havada kalabilir ve gökyüzünde uzun bir iz bırakabilir. Ancak hava kuruysa izler ya hiç oluşmaz ya da kısa süreli havada asılı kalır.
Uçakların arkasında oluşan bu jet izlerinin doğal olduğunu söyleyen birçok bilim kuruluşu bulunmaktadır. T.C Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün sayfasında “kuyruk izi” kavramının bilimsel tanımı yer almaktadır.
ABD Federal Havacılık İdaresi, NASA, ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi ve ABD Çevre Koruma Ajansı da “Chemtrails” adıyla anılan bu komplo teorisini çürütmek amacıyla bir rapor hazırlamıştır. Raporda hatta, jet izlerinin insan sağlığına bir zararının olmadığı belirtilmektedir.
Uçakların iz bırakmasına neden olan bir diğer ihtimal ise acil yakıt tahliyesidir. Örneğin, Şangay-Newyork seferini yapan bir uçak, 2018’de yolcunun rahatsızlanması nedeniyle acil iniş yapmak zorunda kalmıştır. Pilot, acil iniş yapabilmek için uçağın uygun iniş ağırlığına inmesi gerektiğini bilmektedir. Bu nedenle uçaktan 30 tonluk yakıt boşaltılmıştır. Benzer olaylar, bilimsel bir şekilde açıklanabilen ve sosyal medyada “chemtrails komplo teorisi” ile ilişkilendirilen olaylar arasındadır.
Chemtrails Teorisi Nedir?
Chemtrails teorisi, uçakların arkasında oluşan beyaz izlerin zehirli gaz olduğu inancına dayanmaktadır. İngilizce’de “chemical” kelimesi “kimyasal” anlamına gelirken, “trail” kelimesi “iz” anlamına gelmektedir. Bu iki kelime birleştirilerek oluşturulan Chemtrail teorisi, 1990’lı yıllarda ABD’de doğmuştur.
Air Üniversitesi’nin 1996 yılında yayınladığı “Güç Çarpanı Olarak Hava Durumu: 2025’te Hava Durumuna Sahip Olmak” isimli makaleden bilgi alınabilir. Bu makale, komplo teorisyenleri tarafından ABD Hükümetinin hava durumunu kontrol etmeye çalıştığını iddia etmek için kullanılmaktadır. Ancak Hava Kuvvetleri, bu iddianın doğru olmadığını ifade ederek politikalarının hava durumunu gözlemlemek ve tahmin etmek olduğunu belirtmiştir.
Chemtrails teorisi zaman içinde pek çok iddia ile birlikte gündeme gelmiştir. Özellikle COVID-19 salgınının sebebinin uçaklardan püskürtülen zehirli gazlar olduğu iddiaları sosyal medyada sık sık paylaşılmaktadır. Ancak bu iddialar, bilimsel olarak desteklenmemektedir.
Chemtrails teorisine inananlar bugün sosyal medya uygulamalarını aktif bir şekilde kullanmaktadır. Facebook, Telegram gibi uygulamalarda yüksek takipçili gruplar ve Instagram, Twitter gibi platformlarda sayfalar mevcuttur. Bazı kişiler ise bu konuda uzman olduklarını iddia ederek sürekli olarak içerik paylaşmaktadır. Hem Türkiye’de hem de dünyanın diğer yerlerinde Chemtrails komplo teorisiyle ilgilenen kişiler ve gruplar bulunmaktadır.